Şahsi kanaatimce Türk basınının yüz karalarından olan
Hürriyet gazetesi, sevmeyerek -eve alındığı için, "bakalım bugün ne yumurtlamışlar?" merakıyla- takip ettiğim bir ağaç israfı. Zaman zaman manşete kadar taşıyabildikleri yazım hatalarını da dehşet içinde takip ediyorum, bugüne kadar yüzlerine vurmamıştım. Ama artık canıma tak etti! Elimizde bir haber var, başlığı "
Polenler bu ayda etkili". Bu haber, Hürriyet Ankara ekinin arka sayfasında bir karışlık başlıkla verilmiş.
Bu başlıktan ne anlarız? Şahsen, yalnızca başlığa baktığımda, polenlerin diğer aylarda etkili olmadığını ancak bu ayda etkili olduğunu anlıyorum. Ya ben Türkçe bilmiyorum, ya Hürriyet... Zira onlar, bir doktorun söylediklerinden alıntıyla, "...[alerjik] rinitin çocuklarda nezle grip olmaksızın burun akıntısı tıkanıklığıyla seyreden, hapşırık, gözlerde sulanma ve kaşıntının eşlik ettiği, Nisan-Mayıs ve Haziran aylarında belirgin olarak kendini gösteren bir hastalık olduğunu anlattı." diye noktalıyorlar haberlerini. Haberin, ekin ilk sayfasındaki 1 cümlelik girişinin yanında da "Dikkat polen tehdidi sürüyor" şeklinde bir başlık olması da, aslında söylenmek istenenin, polenlerin bu
ay da etkili olduğu ve bunun da "
Polenler bu ay da etkili" şeklinde ifade edilmesi gerektiği kabak gibi görülüyor.
En başından beri, hani belki başlık "polenler
bu ayda etkili" olabilir aslında diye bir açık kapı bıraktım ama eğer ki demek istedikleri oysa, o da sanırsam bu şekilde ifade edilmez. "Polenler bu ay
etkili" olabilir belki, veya "polenler
bu ay etkili" olabilir ama "polenler
bu ayda etkili" ebleh bir ifade oluyor bence. Demek istedikleri "polenler
yalnızca bu ayda etkili" olsa ve böyle ifade edilse, hadi belki.. Tam anlatamıyorum, zira Türkçem o kadar iyi değil, ama Hürriyet'e davul zurna az olsa da, siz sevgili Komünal İşkembe takipçilerinin anladığını umuyorum, öyle tahmin ediyorum.
İşte biz burada ne kadar yırtınırsak yırtınalım, Hürriyet gibi yüz binlerle ifade edilen bir tiraja sahip bir gazetenin veya AKP gibi milyonlarca insanın oy verdiği, takip ettiği bir partinin yarattığı hasarı bir düşünmek gerek. Benim ve diğer blog yazarlarının bu konudaki sorumluluğuyla, bahsettiğim kurum ve kuruluşlarınki elbette farklı. Ama bu farkın ayırdında olan tarafın bizim olmamız hiçbir şeyi çözmüyor maalesef.
Sonuç olarak, Hürriyet'ten daha nitelikli bir yerde yazar olmaktan bir kez daha mutluluk, Türkçe konuşabilen ve de yazabilen yazar arkadaşlarımla da gurur duydum!
3. sayfalık olasın Hürriyet! Ya da daha iyisi, 3 sayfalık olasın! X sayfalık zarardan x-3 kâr olur hiç olmazsa..
Reçetenize de 5 N ve 1 K dışında ek olarak "1 D" ekliyorum. Her baskıdan önce bir doz
dilbilgisi alınız.
Bu arada yazıyı okuyan Hürriyet çalışanı varsa, gazeteniz için şöyle bir kolaylık düşündüm:
redaktör aranıyor
Ama bu sadece yama olur derseniz, siz sevgili Hürriyet çalışanları için soruna kökten çözümü de aramaya üşenmedim, buldum:
çözüm
6 yorum:
çözüm güzel olmuş da, yerine gelecek insanlar da pek farklı olmayacak. misal ben de özellikle show tv'deki bitmek tükenmek bilmeyen dilbilgisi hatalarından bıkmış durumdayım. yazılı ve görsel basının büyük kısmında durum bu maalesef.
sokaktaki adamcığım, hazır el atmışken bir de maçlarda ekranın yarısını kaplayan ve illa top o tarafa geldiğinde yerleştirilen reklamlardan da söz eder misin? :p
biçime takılıp asıl önemli olanı kaçırmayalım.
"ay" ve "da" kelimeleri arasındaki sadece ufak bir boşluk, basit bir hata, peki beyinlerdeki, yüreklerdeki boşluk ne olacak?
iştebendeonudemekistedim.insanlartabularasadoğuptabularasaölmesinistiyorum.öteyandandabazıboşluklar,boşkalmakiçindir.herufakboşluksadeceufakbirboşlukdiyeönemsemezlikedilmemeli,bazıboşluklarolmalı,bazılarıdolmalıdır.ziradikeyolarakvücudunuzunsağyarısıylasolyarısıarasındamilimetrikbirboşlukolsabuyaşamamanızanlamınagelebilir.bilmemanlatabiliyormuyum?
@Adsız
o senin kalbinin güzelliği cicim; yoksa boşluğu mu diyecektim lan?!
biraz temiz hava, oksijen falan iyi gelir. detoks filan yap, uyuşturucu kullanıyorsan bırak vs.
Yorum Gönder