skip to main |
skip to sidebar
Mehmet Şevket Eygi yazısında şöyle buyurmuş:
"On yedi yaşındaki liseli kız çok serbest hayat sürüyormuş. Başı kesilerek öldürülmüş. Affedersiniz iç çamaşırında birkaç erkeğin meni izleri bulunmuş."
Dünyanın çivisi çıkmış mealindeki yazısının, net bir şekilde gencecik bir kızın öldürülmesini meşrulaştıran bölümü. İç çamaşırında meni izlerinin bulunup bulunmaması umrumda bile değil. Anlatmak istediği şu, "seviştiysen birileriyle, öldürülmen doğaldır pis günahkar, hak etmişsin demek ki bunu. Birisi kafanı kesip çöp kutusuna atarsa bu senin suçundur."
Bu bildiğin ideolojik özgürlüğün, ya da ne bileyim inanç özgürlüğünün altına sığınarak nefret tohumları ekmektir. Ülkenin bir köşe yazarı böyle bir ifadeyi, bu kadar rahatlıkla, sonuçlarının ne olabileceğini düşünmeden yazıyorsa -ya da daha kötüsü, belki de ne olabileceğini düşünerek ve öyle olmasını umarak yazıyorsa-, asıl o zaman yazının ana fikrine dönebiliriz; hakikaten dünyanın çivisi çıkmış. Bu çok inanmış beyefendi, yarın bir gün onun yazısından hareketle, birisi bir cinayet işlerse vicdanen rahat olacak mıdır bilemiyorum. Böyle bir sorunsalla hiç karşılaşmamasını umuyorum.
Gerçi Sayın Cerrah kurbanın ailesi için "kızlarına sahip çıksalardı" dedikten sonra, Mehmet Şevket Eygi'nin yazısı pek şaşırtıcı gelmiyor. İmamla cemaat arasındaki bağıntı ezelden beri sabittir zira...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder