2011 Uludere katliamı: 29 Aralık 2011. http://yalnizdegilsinvan.wordpress.com

13 Temmuz 2009 Pazartesi

Ruh Sağlığı

Kolay birşeydir bunu bozmak. Üst üste birkaç olumsuz olay yaşayın, ruh sağlığınız bozulur. Kimileri aylık gelir gider hesabını yaparken bozar ruh sağlığını, kimileri de "Ya inanmıyorum, o çizmelerin nasıl 38 numarası olmaz ya, ay her yere baktım psikolojim bozuldu yani" diye feryadı basar. Bu lafı duyanların da ruh sağlığı bozulur akabinde falan.
Öyle, pamuk ipliğine bağlı bir olgudan bahsediyoruz. Hele bir de sıcak havalarda, ohoo.
Peki ya 14 yaşında bir kızsanız, ve de gazetede, televizyonda sürekli sizin ruh sağlığınızın bozulup bozulmadığı tartışması yapılırsa ne olur? Hatta bu tartışmalar bir yıl sürerse, siz 14'ünüzden 15'inize girerseniz; ve hala daha ruh sağlığınız üzerine spekülasyon yapılıyorsa, nasıl hissedersiniz kendinizi?
Geçen ay 3. kez muayene edildi B.Ç. 1 yılda, o kadar afişe oldu, geçmişte o kadar tacize maruz kaldı, ve kendisini, Türk hekimleri, 3 kez muayene etme gereği duydular. Sonuç ne mi? 37 doktorun 24'ü "Bozulmuştur yahu bunun ruh sağlığı" demiş, 13'ü de "Bozulmuş ama tacizden olduğu ne malum?" Aslında şöyle demelilerdi; "Tacizden bozulmuş tamam da, kimin tacizinden?"
Ha, şu muhalefet şerhi koyan 13 doktorun, önce tacize uğrayıp, sonra da 1 yıl boyunca ruh sağlığının tartışma konusu yapılmasını dilemekten başka bir şey gelmiyor içimden; bu da benim bozuk ruh sağlığımın sonucu.
15 yaşında çocuğa "İntihar etmeyi düşündüm." dedirtebilen herkesi tebrik eder, başarılarının devamını dilerim.
Eh, şu noktada sözü Beşiktaş tribünlerine bırakır ve kenara çekilirim ben.

Hiç yorum yok: