2011 Uludere katliamı: 29 Aralık 2011. http://yalnizdegilsinvan.wordpress.com

1 Temmuz 2009 Çarşamba

Dış Mihraklar

Ne zamandır duymamıştınız bu lafı değil mi? Ben de. Duyunca çok mutlu oldum.
Nereden mi çıktı bu? Yeni kabine sonucunda sentezlenen Çevre ve Orman Bakanlığı (nasıl olsa ikisini de korumuyoruz, niye ayrı ayrı bakanlık maaşı verelim ki? İsraf.) koltuğunun sahibi Veysel Eroğlu söylemiş bir toplantıda. Demiş ki:
"Türkiye’nin bölgesel bir güç olmasını istemeyen bazı mihraklar, hatta bazı ülkelerin temsilcileri, maalesef bu barajın önüne set çekmek istiyorlar."
Sonrasında da "Dış mihraklar sözüyle kimleri kast ediyorsunuz?" sorusuna, şu karşılığı vermiş:
"Hangi ülkelerin bu konuda o bölgedeki insanları tahrik ettiğini, bu projenin önünü kesmek için ne büyük gayretler içerisinde olduğunu herkes biliyor. Bazı Türkiye’yi bölmek isteyenler de bunu çok açık biliyor."
Yahu biz ne kadar gerizekalıymışız? Meğerse Hasankeyf Barajı Türkiye'yi bölgesel güç yapacak kadar önemli bir barajmış; ama biz dış mihrakların gazına geliyormuşuz. Kültür falan diyormuşuz bir de utanmadan.
Hem zaten Bergama'da siyanürle altın aranmasına "sağlık" gibi fasa fiso bir sebeple karşı çıkanlar da bu dış mihraklar değil miydi? Çernobil sonrasında "Çayda radyasyon var." diyen mihraklara cevabı ekran karşısında hüpürdetme metoduyla vermemiş miydik?
Kimilerinin ağzına baraj takmak lazım ki sussunlar. Neydi gavurcası? Hah, dental dam.

Hiç yorum yok: