2011 Uludere katliamı: 29 Aralık 2011. http://yalnizdegilsinvan.wordpress.com

6 Mayıs 2010 Perşembe

Kısa Kısa - 6 Mayıs 2010

Dün blog yazarlarından Eren'le, güncel Anayasa değişiklikleri üzerinden "siyasette pragmatizm vs. prensipler, AKP'nin demokrasi anlayışı, Ergenekon'un seyri" gibi konulari içeren geniş çaplı bir tartışma yapıyorduk ki natura müdahale edip "Abi kasmayın üzerine tartıştığınız ülkedeki derinlikli siyasal analiz bundan ibaret" diye şu haberi yolladı.
CHP'li Belediye Başkanı: İnönü'yü savunmak faşistlik ise ben faşistin Allah'ıyım.
AKP'li üyeler: Tövbe et başkan, Allah birdir, dinden çıkarsın.
Bu ülkedeki "faşist" travması çok ilginç. Köklerini 80 öncesi politik travmadan alan, Evren'in aşırılığı önleme çabasıyla iyice lanetlenen iki kelime faşist ve komünist. Hakikaten faşizan uygulamalar yapılsa da, faşizan politika desteklese de birisi, ona faşist deyince küfretmiş gibi oluyorsunuz.
"Ben X'in Allah'ıyım" gibi dile yerleşmiş bir deyime "tövbe et" açılımı getiren AKP'lilerin ise Allahlarından bulmalarını diliyorum.
* * *
Erdoğan'ın malvarlığı ise başka bir tartışma konusu. Radikal'in şu haberinde meclisteki tartışmaların boyutu anlatılmış. Görünüşe göre, AKP milletvekili Zülfikar İzol sinir krizi geçirmiş, kendini masalara çarpmış, yumruklar atmış. Bu olaylar sonrası Erdoğan İzol'u yanına çağırınca, İzol onun elini öpmeye çalışmış. Parti içi disiplin denilen şey bu herhalde. Ben bir milletvekilinin başbakanın/parti liderinin elini öpmesini, kimse kusura bakmasın, garipsiyorum.
Haberde başka bir nokta da şu:
"CHP Uşak Milletvekili Osman Coşkunoğlu ise AKP Grup Başkanvekili Canikli’nin Wikipedia için "isteyenin istediği bilgiyi yazdığı" ifadesini kullandığını belirterek, "Wikipedia isteyenin istediğini yazdığı bir ansiklopedi değildir" dedi."
Hayır abi, gayet de öyledir?!
* * *
Son konu da "ne habersin ne Türksün"'ün bir haberinden. İnternette deathlist diye bir site, bu yıl ölmesi beklenen ünlüleri listelemiş, gazete de bunu haber diye sayfasına koymuş. Hem de fotogaleri eşliğinde.
Koyar koymaz, kendi bileceği iş. Fakat böyle bir haberi yapan bir kuruluş, "ağır" bir kuruluş olamaz.
Hep diyoruz, Avrupa'da da, Amerika'da da "seksi fotoğrafları için tıklayınız" gazeteciliği var. Fakat bunu yapan gazeteler "Türk basınının mihenk taşı" olma iddiasında ise, orada bir yanlışlık vardır. Böyle yaparak ancak The Sun'ın muadili olursunuz. Sonra şişinmeyin.

Hiç yorum yok: