Şimdiki körümüz İhsan Doğramacı. Bu adam, YÖK'ün (hani bir zamanlar ulusacıların söverken, şimdi "kurtarılması gereken son kale" gözüyle baktıkları, o köhne kurum) babası, darbecilerin yancısı, üniversitelerin yüksek liseye dönüşmesinin müsebbibi, 19802den sonra yaşanan akademisyen katlinin zanlısı. Bu adam, ben çocukken okuduğum tüm "solcu" yazarların en sevmediği eğitim dünyası karakteri.
N'oldu peki? Öldü diye adını üniversitelere vermeler, ardından ah vah etmeler, eğitime katkılarından bahsetmeler vs. vs. Baskın Hoca çok güzel bir yazı yazmış, ondan daha iyi anlatamam zaten durumu; okuyun ne kadar iki yüzlü olduğumuza bir daha şaşırın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder