Bugün bazı basın yayın organlarında Sayın Cumhurbaşkanımızın Forbes Dergisi’ne mülakat verdiği haberleri üzerine aşağıdaki açıklamanın yapılması gerekli görülmüştür:
“Sayın Cumhurbaşkanımız ne geçmişte ne de bugün Forbes Dergisi’ne herhangi bir röportaj vermemiştir.
Kamuyouna saygıyla duyurulur.”
Forbes'un röportajı ise burada. Röportaj vermemeyi bırakın, çay bile içmişler haberin sahibi Claudia Rosett'e göre.
1. Eğer Cumhurbaşkanlığı, sırf açıklamalar birilerinin hoşuna gitmeyecek diye "yalan haber o" diyorsa ve konuyu kapatıyorsa, bu açıkça halkı kandırmadır.
2. Eğer Forbes muhabiri röportaj yapmadığı halde yapmış gibi yazmışsa bu hiçbir sekilde etik değildir, ciddi şekilde özür dilenmesi gerekir.
3. Eğer ortada yanlış anlaşılma/iletişimsizlik varsa, Cumhurbaşkanlığı o sohbetteki insanın Forbes'dan olduğunu ya da bu makalenin yayınlanacağını bilmiyorsa bunun adı kötü PR'dır, sorumlusu istifa etmelidir.
Bunun haricinde açıklaması olan var mı?
3 yorum:
Muhtemelen ucuncusu dogru. Zira Gul bu kadina Forbes'tan oldugunu bilerek roportaj verseydi bunu inkar etmek cok mantikli bir yol olmazdi. Makale yayinlandiktan sonra bu kadinin Gul'un sohbet ettigi kadin oldugunu ve Forbes'tan oldugunu farketmistir Cumhurbaskanligindakiler. Sonra da yaptiklari hatayi acik etmemek icin "Forbes Dergisi’ne herhangi bir röportaj verilmemistir" ifadesini kullanmislar galiba. Eger boyle bir sohbet hic gerceklesmemis olsaydi ayrica "Gul bu isimde bir kadinla hic konusmamistir" diye aciklar ve Forbes'u yerin dibine sokarlardi kesinlikle. Zaten kadinin makalesinin headeri "Tea and talk with President Abdullah Gul". Sonucta bu bir roportaj degildi diyerek isin icinden siyrilmak mumkun olamayacaktir tabi. Gul'un cikip acikca bir sohbet sirasinda bu kadina veya bu kadinin da iclerinde bulundugu heyete bazi aciklamalar yaptim demesi gerekir. Eger kadin Gul'un aciklamalarini carpitmissa ki bu olabilir bunu da belirtmesi lazim. Tabi buyuk bir acemiligin de itirafi olacaktir bu.
sanırım sadece "forbes dergisi'ne özel röportaj verilmedi" diyorlar. rosett heyetin bir parçaşı olarak gitmiş. onunla hiç bir şekilde konuşmadığını söylemiyorlar sonuçta? böylece (görüşme olmadı diyerek) yalan söylemeden "bu haber yapay" olarak alınacak bir şey diyebiliyorlar.
ama kadın da heyetin bir parçası olarak gittiğini söylüyor aslında, ondan biraz saçma bir açıklama. yazıda "interview" diyor (bence özellikle bu kelimeyi kullandığı için böyle bir tepki gösterildi) ama o zaman da grup olarak gittiğini belirtiyor.
bence rosett kesinlikle bunu daha özel bir görüşme olarak göstermeye çalıştı - sanki beraber çay içmişler, büyük bir toplantıda çay herkese dağıtılmış gibi değil - ama aynı zamanda bence o gazetecilerden beklenecek bir şey. "etik" olmayabilir ama inanılmaz kötü de değil.
ayrıca rosett'in yazısını hiç beğenmedim..
Rosett'in yazisi hakkaten cok kotu. Sahince, sanki ana hatlari Gul'le gorusmeden once belirlenmis bir yazi gibi geldi bana. Sonra baktim, Rosett FDD (Foundation for Defense of Democracies) diye bir think-tank'te yerlesik gazeteciymis. FDD 9/11'in hemen sonrasinda kurulmus, "dusunceler savasinda" yon belirlemeyi amac edinmis bir kurum. Amerikan universitelerinin orta dogu calismalari bolumlerinin terorizme karsi durmadiklarini, hatta teroru mazur gorduklerini iddia etmesi nedeniyle bana biraz 'campus watch' grubunu ve bu grubun ozellikle Columbia'da hocalara cektirdiklerini hatirlatti. Kisacasi neo-con bir think-tank. Right web diye bir site FDD'yi bayagi bir elestirmis, linki burada: http://www.rightweb.irc-online.org/profile/Foundation_for_Defense_of_Democracies
Yorum Gönder