Milletvekili aday listelerinin dün kesinleşmesi ile birlikte, artık herhalde bi'zahmet yapılacak olan yeni ve sivil anayasayı hangi üyelerden teşkil olan meclisin yapacağı da az çok kestirilmeye başlandı. Listelerin saçtığı umudu kelimelere sığdırmak imkansız, zira mükemmel seçimler var. Neyse, lafı fazla gevelemeden, sizlere yeni, sivil ve özgürlükçü anayasayı hazırlayacak o rüya takımı sizlere tanıtalım.
I. "Dinamik" AKP
Cemil Çiçek: Susurluk'tan mahkum olan Korkut Eken'i "yazılı emir" ile serbest bırakmaya çalışan, Orhan Pamuk ve düzenlenecek Ermeni Konferansı hakkındaki övgü dolu sözlerini unutamamışken 2009 seçimleri sonrasında "Iğdır'ı da aldılar Ermenistan'a dayandılar" uyarısı ile gönülleri fetheden Çiçek'in, sivil anayasaya vereceği katkılar yadsınamaz. Kendisi zaten geçtiğimiz ay "İlk 5 maddeyi değiştirmeyeceğiz" beyanatıyla, yeni anayasanın yolda olduğunun sinyallerini vermişti.
Abdülkadir Aksu: Vikiliks'te hakkında yazılanları buraya alsam Blogger'ın ikinci kez kapanmasına sebebiyet veririm. Kendisi ne zaman İçişleri Bakanı olsa ülke tam bir huzur ve refah ortamına kavuştu. Onun tam bir sivil anayasa hazırlayacağına hiç şüphem yok.
Vecdi Gönül: Kendisi, Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı olması istenmezken, CHP'lilerin üzerinde durduğu isimdi. Asker ile AKP arasındaki soğuyan ilişkilerin kankalık mertebesine çıkmasındaki payı yadsınamaz. Antalya'da 1. sıraya konan gönül, sivil anayasası ile gönüllerimizi fethedecektir kesinlikle.
Burhan Kuzu: Kendisi ülkenin en yetkin hukukçularından birisi olduğunu, "İdam cezasını her zaman savundum. İdam edilmeyi savunmadım, o başka bir şey. Ama bir kenarda dursun diye her zaman söyledim." beyanatı ile yeniden kanıtlamıştı son zamanlarda. İdam hususundaki açılımını temel hak ve özgürlüklerin hepsine yansıtacağı bir sivil anayasa düşlüyorum.
Şamil Tayyar: Kendisi değişim denince es geçilemez bir kişilik, zira 28 Şubat sürecinden beri geçirdiği dönüşüm hepimize umut ve ilham vermekte. Anayasaya bu minvalde çok değerli katkıları olacaktır.
Ahmet Kutalmış Türkeş: Mecliste en az bir Türkeş olmasının garantisi olması açısından AKP adaylığı çok hayırlı oldu. Kendisinden babasının mermerci çizgisinden ayrılmamasını ve bizlere güzelinden bir anayasa hediye etmesini bekliyoruz.
Beşir Atalay: Atalay'ın basın özgürlüğü konusundaki vizyonu, yeni anayasa oluşurken mutlaka değerlendirilmelidir. Ne demişti kendisi? "Şu andaki basın özgürlüğü en ileri demokratik ülkelerden daha ileridir. Çünkü oralardaki durumu da biliyorum." İşte lazım olan vizyon tam olarak budur.
Oğuz Kağan Köksal - Muammer Güler: İşte "polisi yedirmeyen" sayın Başbakanımızın sivil anayasayı oluşturacak meclise katkısı iki mükemmel insan. Emniyet Müdürlüğü esnasındaki tutumlarını anayasa görüşmelerine yansıttıkları sürece, Kanun-i Esasi'den beri bu memleketin görüp görebileceği en özgürlükçü anayasanın çıkacağı garantidir.
Hayati Yazıcı: Kendisi Tekel işçilerinin eylemini PKK ile ilişkilendirerek, Madımak Katliamı sanıklarını savunarak ne kadar insancıl ve de çoğunlukçu olduğunu göstermişti bizlere. Yeni dönemde de bu katkılarını bekliyor olacağız.
Suat Kılıç: Kendisi, Başbakanımızın fikirlerinin yankılanması, ve de özgürlükçü anayasa karşıtı taleplerin bastırılması için vazgeçilemez bir unsur. Mecliste yine olacak olması çok sevindirici bu Twitter fatihinin.
Erdoğan Bayraktar: İşte "yapım" denince akla gelecek ilk isim. Kendisi TT Arena'daki konuşmasıyla bizlere çoğulculuk ve hoşgörü dersi vermişti. Yeni anayasayı yapacak mecliste olmaması çok üzücü olurdu.
Bekir Bozdağ: Anayasa Mahkemesi, HSYK, Ergenekon... Ne zaman bir açıklama yapsa, "kuvvetler ayrılığı"na saygısının sonsuz olduğunun altını-üstünü, her tarafını çizdi Bozdağ. Onun rol almayacağı bir sivil anayasa projesi öksüz kalırdı.
II. "Yeni" CHP
Sinan Aygün: AB yolunda seyahat eden, çoğulcu bir anayasa özleyen ülkenin yegane ilacı, Lokman Hekim'i. Aygün ile yapılacak fikir teatisi sonucu hazırlanan anayasa, değil Türkiye, Avrupa'nın anayasası olur ama o ülkesini sevdiği için izin vermez, o ayrı.
Süheyl Batum: Sivil anayasa tartışılırken tedbirin elden bırakılmaması ve de "Darbeye karşıyız ama..." diye bir cümlenin eklenmesi esastan olmalıydı. İşte bunun için aranan kan Batum'dur. Kendisinin, 27 Mayıs tarzı darbe olmayan bir özgürlükçü müdahale ile hazırlanan bir anayasa için savaşacağı kesindir.
Nur Serter: İsmi bile yeter şanını açıklamaya: Hem Nur, hem Sert, hem Er. Özellikle türban sorununu "bırakın, çözecek" olan CHP'nin, anayasa görüşmelerindeki en gür sesi olacaktır.
Aydın Ayaydın: Eğer bankaları ve Rekabet Kurulu'nun yönettiği gibi bir katkı yaparsa, sivil anayasanın müdileri olan bizlerin çok memnun kalacağı apaçık ortada.
Oktay Ekşi: Kendisini burada uzun uzun anlatmak, o engin birikimine hakaret olur. Gidin, herhangi bir yazısını okuyun, nasıl özgürlükçü ve demokrat olduğunu anlar, sivil anayasa için inanılmaz derecede umutlanırsınız.
Mehmet Haberal: Son ama aynı derecede önemli olarak: Mehmet Haberal. Kendisinin sosyal demokrat geçmişi, Hüsamettin Özkan gibi özgürlükçü solun bayrak ismi ile ilişkisi, doktorluğu sırasında oluşturduğu tertemiz sicili ile, sivil anayasa denince es geçilmeyecek bir isim Haberal. Ama ne yazık ki çok hasta şu an. Umarız bir enerji bulur da, anayasa konusundaki fikirleriyle bizleri aydınlatır.
I. "Dinamik" AKP
Cemil Çiçek: Susurluk'tan mahkum olan Korkut Eken'i "yazılı emir" ile serbest bırakmaya çalışan, Orhan Pamuk ve düzenlenecek Ermeni Konferansı hakkındaki övgü dolu sözlerini unutamamışken 2009 seçimleri sonrasında "Iğdır'ı da aldılar Ermenistan'a dayandılar" uyarısı ile gönülleri fetheden Çiçek'in, sivil anayasaya vereceği katkılar yadsınamaz. Kendisi zaten geçtiğimiz ay "İlk 5 maddeyi değiştirmeyeceğiz" beyanatıyla, yeni anayasanın yolda olduğunun sinyallerini vermişti.
Abdülkadir Aksu: Vikiliks'te hakkında yazılanları buraya alsam Blogger'ın ikinci kez kapanmasına sebebiyet veririm. Kendisi ne zaman İçişleri Bakanı olsa ülke tam bir huzur ve refah ortamına kavuştu. Onun tam bir sivil anayasa hazırlayacağına hiç şüphem yok.
Vecdi Gönül: Kendisi, Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı olması istenmezken, CHP'lilerin üzerinde durduğu isimdi. Asker ile AKP arasındaki soğuyan ilişkilerin kankalık mertebesine çıkmasındaki payı yadsınamaz. Antalya'da 1. sıraya konan gönül, sivil anayasası ile gönüllerimizi fethedecektir kesinlikle.
Burhan Kuzu: Kendisi ülkenin en yetkin hukukçularından birisi olduğunu, "İdam cezasını her zaman savundum. İdam edilmeyi savunmadım, o başka bir şey. Ama bir kenarda dursun diye her zaman söyledim." beyanatı ile yeniden kanıtlamıştı son zamanlarda. İdam hususundaki açılımını temel hak ve özgürlüklerin hepsine yansıtacağı bir sivil anayasa düşlüyorum.
Şamil Tayyar: Kendisi değişim denince es geçilemez bir kişilik, zira 28 Şubat sürecinden beri geçirdiği dönüşüm hepimize umut ve ilham vermekte. Anayasaya bu minvalde çok değerli katkıları olacaktır.
Ahmet Kutalmış Türkeş: Mecliste en az bir Türkeş olmasının garantisi olması açısından AKP adaylığı çok hayırlı oldu. Kendisinden babasının mermerci çizgisinden ayrılmamasını ve bizlere güzelinden bir anayasa hediye etmesini bekliyoruz.
Beşir Atalay: Atalay'ın basın özgürlüğü konusundaki vizyonu, yeni anayasa oluşurken mutlaka değerlendirilmelidir. Ne demişti kendisi? "Şu andaki basın özgürlüğü en ileri demokratik ülkelerden daha ileridir. Çünkü oralardaki durumu da biliyorum." İşte lazım olan vizyon tam olarak budur.
Oğuz Kağan Köksal - Muammer Güler: İşte "polisi yedirmeyen" sayın Başbakanımızın sivil anayasayı oluşturacak meclise katkısı iki mükemmel insan. Emniyet Müdürlüğü esnasındaki tutumlarını anayasa görüşmelerine yansıttıkları sürece, Kanun-i Esasi'den beri bu memleketin görüp görebileceği en özgürlükçü anayasanın çıkacağı garantidir.
Hayati Yazıcı: Kendisi Tekel işçilerinin eylemini PKK ile ilişkilendirerek, Madımak Katliamı sanıklarını savunarak ne kadar insancıl ve de çoğunlukçu olduğunu göstermişti bizlere. Yeni dönemde de bu katkılarını bekliyor olacağız.
Suat Kılıç: Kendisi, Başbakanımızın fikirlerinin yankılanması, ve de özgürlükçü anayasa karşıtı taleplerin bastırılması için vazgeçilemez bir unsur. Mecliste yine olacak olması çok sevindirici bu Twitter fatihinin.
Erdoğan Bayraktar: İşte "yapım" denince akla gelecek ilk isim. Kendisi TT Arena'daki konuşmasıyla bizlere çoğulculuk ve hoşgörü dersi vermişti. Yeni anayasayı yapacak mecliste olmaması çok üzücü olurdu.
Bekir Bozdağ: Anayasa Mahkemesi, HSYK, Ergenekon... Ne zaman bir açıklama yapsa, "kuvvetler ayrılığı"na saygısının sonsuz olduğunun altını-üstünü, her tarafını çizdi Bozdağ. Onun rol almayacağı bir sivil anayasa projesi öksüz kalırdı.
II. "Yeni" CHP
Sinan Aygün: AB yolunda seyahat eden, çoğulcu bir anayasa özleyen ülkenin yegane ilacı, Lokman Hekim'i. Aygün ile yapılacak fikir teatisi sonucu hazırlanan anayasa, değil Türkiye, Avrupa'nın anayasası olur ama o ülkesini sevdiği için izin vermez, o ayrı.
Süheyl Batum: Sivil anayasa tartışılırken tedbirin elden bırakılmaması ve de "Darbeye karşıyız ama..." diye bir cümlenin eklenmesi esastan olmalıydı. İşte bunun için aranan kan Batum'dur. Kendisinin, 27 Mayıs tarzı darbe olmayan bir özgürlükçü müdahale ile hazırlanan bir anayasa için savaşacağı kesindir.
Nur Serter: İsmi bile yeter şanını açıklamaya: Hem Nur, hem Sert, hem Er. Özellikle türban sorununu "bırakın, çözecek" olan CHP'nin, anayasa görüşmelerindeki en gür sesi olacaktır.
Aydın Ayaydın: Eğer bankaları ve Rekabet Kurulu'nun yönettiği gibi bir katkı yaparsa, sivil anayasanın müdileri olan bizlerin çok memnun kalacağı apaçık ortada.
Oktay Ekşi: Kendisini burada uzun uzun anlatmak, o engin birikimine hakaret olur. Gidin, herhangi bir yazısını okuyun, nasıl özgürlükçü ve demokrat olduğunu anlar, sivil anayasa için inanılmaz derecede umutlanırsınız.
Mehmet Haberal: Son ama aynı derecede önemli olarak: Mehmet Haberal. Kendisinin sosyal demokrat geçmişi, Hüsamettin Özkan gibi özgürlükçü solun bayrak ismi ile ilişkisi, doktorluğu sırasında oluşturduğu tertemiz sicili ile, sivil anayasa denince es geçilmeyecek bir isim Haberal. Ama ne yazık ki çok hasta şu an. Umarız bir enerji bulur da, anayasa konusundaki fikirleriyle bizleri aydınlatır.
* * *
Güldük eğlendik, sadede gelelim: Bu meclis, özgürlükçü ve sivil bir anayasa çıkaramaz, ama özgürlükçü olmayan bir anayasa hususunda kusursuz bir mutabakata varırlar.
Bu meclis portresi, kuvvetlerin tam olarak ayrılamadığı bir "Başkanlık sistemi"ni işaret etmektedir. Bu süreçte, "demokrasi" kelimesinin içi biraz daha boşaltılacak ve süper zevkli tartışmalar dönecektir.
Sonumuz hayır olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder