2011 Uludere katliamı: 29 Aralık 2011. http://yalnizdegilsinvan.wordpress.com

1 Aralık 2010 Çarşamba

Raif Efendi'yi Rahat Bırakın!

Bilen bilir, Kürk Mantolu Madonna -muhtemelen çoğu insan için olduğu gibi- benim için en güzel Türkçe romandır. Bu yüzden geçenlerde duyduğum bir haber bir silkindirtti beni: Türkiye açısından imaj çalışması olması amacıyla, Başbakanlık sponsorluğunda filmi çekilecekmiş bu şaheserin. Zaten herhangi bir romanın filme çekilmesi endişe verici, bunun benim en sevdiğim roman olması uyku kaçırıcı. Lakin esas yıkıcı darbe haberin ayrıntılarında gizli!

Öncelikle, filme sponsor olan dairenin adı Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı. Hayır, romanın üstünden altından, sapından solundan bakıyorum; insan hakları ile alakalı hiçbir yeri yok! Acaba diyorum, bu başkanlığın sponsor olması tesadüf mü, yoo, gayet ciddi şu cümleler var alakalı haberlerde: 


"Bu çerçevede senaristlerden hazırladıkları insan hakları odaklı senaryoları isteyen Başkanlık bunları incelemeye aldı."
"Yurtiçinde insan hakları konusunda çarpıcı mesaj verilmesi, yurtdışında Türkiye’nin etkili biçimde tanıtımını amaçlayan Başbakanlık..."

N'oluyoruz yahu? Ne yapacaksınız bu hikayeye de, insan hakları mesajlı olacak? Raif Efendi "İnsan güzel şey" diye tirat mı atacak, nedir?

Daha bitmedi. Komisyon Başkanı Küçük, şunları söylemiş:

"İnsan odaklı, aile, kadın, çocuk vurgusu olacak...Şimdi Sabahattin Ali’nin Kürk Mantolu Madonna adlı kitabından uyarlanan senaryo inceleniyor. Senaryoya ikna olmamız lazım."


Aman aman aman. Yahu Raif Efendi kendini insanlardan soyutlamış, ailesiyle idareten yaşayan bir karakter. Kadın - çocuk desek, Yaprak Dökümü ve Aşk-ı Memnu uyarlamalarını bile sakıncalı bulan bir kabinemiz var, Kürk Mantolu Madonna'daki tutkulu aşk ve yasak meyveleri oraya hiç sığmaz. Hal böyleyken filmin baş kahramanı, Raif Efendi'nin karısı Mihriye mi olacak? Filmin sonunda Raif Efendi anlatıcıya "Yaa, bak iyi ki böyle maceralar peşinde koşmamışım da, ailem ve çocuklarımın mutluluğu için kendimi heder etmişim" falan mı diyecek, yaşadıkları kurgu/kabus mu çıkacak, n'apıyorsunuz efeler?

Aklıma bir tek olasılık geliyor bu insan hakları bağlantısı için, o da Sabahattin Ali'nin üzerine oynanması. Ya iyi de, o zaman adamın hayatının belgeselini çekin? Sonunda da deyin ki "Bu cinayetle ilgili yoğun şüphe devletin kendisini komünist olduğu için öldürttüğü, ama olay bugüne kadar hep münferit bir vaka olarak aksettirildi, doğru düzgün araştırma/soruşturma yapılmadı, gerçekten katilin Ali Ertekin olup olmadığı bile bilinmiyor..." Tabii bunu diyebilecek kadar demokrat olduk mu, orasını bilemiyorum.

Sesimi duyan var mı bilmiyorum ama, yol yakınken elinizi Raif Efendi'den çekin, rica ederim. Hayır sanki memlekette insan hakları ihlali kalmadı da, mesajı Kürk Mantolu Madonna'yla vereceğiz. İşgüzarlığa gerek yok.

(İlgili habere şu linkten ulaşabilirsiniz.)

5 yorum:

kadin dedi ki...

Şener Şen Raif Bey'i oynayacak diyelim de Müjde Ar Maria Puder mi olacak yoksa Mihriye mi? Mihriye'ye pek yakışmaz bence.. Ya bu arada Raif Bey de hıyarın önde gidenidir. İnsan hakları falan nasıl senaryoya adapte edecekler bilmiyorum, gerçekten çok salakça olmuş ama Maria'nın da ağzına sıçmıştır Raif itoğluiti. Maria'nın kazanılmış fakat alınamamış haklarına ithafen yapsınlar bence filmi. En azından daha iyi bi kılıf uydurmuş olurlar.

semioticus (shelbyl) dedi ki...

Benim endiselerim: -spoiler icerir-

- Filmin sonunda Raif Efendi cocuguna deniz iskelesinin orada slow motion kosarak sarilir.

- Maria Puder'in Turkiye'ye gelip Musluman oldugu ortaya cikar, tesadufen Haydarpasa Gari'nda karsilasirlar.

- Mihriye Hanim'in Raif Efendi'nin tum bu hikayesini bildigi, fakat ailesinin saadeti icin bunlari goz ardi ettigi soylenir, kendisi Turk model alpha-female ilan edilir.

- Anlaticinin aslinda Raif Efendi'nin gencligi oldugu, butun bunlarin kotu bir ruya oldugu soylenir.

Film disi senaryolar da var:

- Ask-i Memnu etkisi: Gencler bu filmin romani oldugundan habersiz takilirlar.

- Hatirla Sevgili etkisi: Sabahattin Ali yeni sol devrimci modeli olur.

- Bir Istanbul Masali etkisi: Etrafta kendisini, sirf ask sebebiyle Raif ve Maria goren tipler turer, karakter tahlili gume gider.

Felaket senaryosu bitmek bilmiyor ki anacim, karabasanlar geliyor ustume ustume vallahi billahi.

kadin dedi ki...

Raif Bey'in kızının babasının Türk olduğunu öğrenmesi üzerine Almanya'daki Türklerle olan ilişkilerinin ve hayata bakışının yeniden şekillenmesi de eklenebilir bence. Ya da mutlu son yazılabilir; mesela Raif salağı kıçını kaldırıp Maria'yı ölümden kurtarır ve evlenip Türkiye'ye taşınırlar; sonra da belki dizi çekimi için yeni sezon malzemesi çıkar.
Ya insan hakları derken acaba Sabahattin Ali'nin öldürülmesini falan mı düşündüler? Gerçi hiç sanmıyorum onların bu kadar ince düşünebileceklerini. Aziz Nesin'i anmazken Sabahattin Ali'nin öldürülmesine vurgu... İmkansız.

semioticus (shelbyl) dedi ki...

Gerci Sabahattin Ali CHP doneminde olduruldu ya, orada muthis bir sol gosterip sag cakma ile karsimiza cikip demagoji bilimini hayretler icinde de birakabilirler. Bilinemez.

Bunlar olurken de Yildiray Ogur (nam-i diger Edi) ve Rasim Ozan Kutahyali (nam-i diger Budu) agitlar yakarlar falan.

Ulu Manitu sen bizi koru.

berthelemy dedi ki...

Bu romanın filmi çekilecekse Coen biraderler çeksin. Raif efendi tam onların seveceği bir karakter. Ayrıca tren uzaklaşırken Raif efendi'nin küçük kızın kendi kızı olduğunu öğrendiği sahneyi müthiş çekerler bence.