2011 Uludere katliamı: 29 Aralık 2011. http://yalnizdegilsinvan.wordpress.com

1 Ekim 2012 Pazartesi

Ateist Nedir? Niye Ateisttir?

Aslında planda "derin devlet", "AK Parti kongresi" gibi yazılar vardı, ama Nişanyan'ın bir ateist için çok normal olan "yüzlerce yıl önce Allah’la kontak kurduğunu iddia edip bundan siyasi, mali ve cinsel menfaat temin etmiş bir Arap lideri" tanımından sonra ortalık karışınca şu yazıyı yazayım dedim. Daha geçen hafta İslamofobi ile anti-Semitizm'in aynı damardan beslendiğini yazmıştım, bunun üzerine ateistofobiyi de eklemek lazım herhalde.

Bakın, soru-cevap ile ilerleyelim. Ateist kimdir? Ateist, Tanrı'ya inanmayandır. Yani Zeus, Elohim, God, Vishnu, Allah fark etmez. Bunlara inanmayana ateist denir.

Allah'ın varlığına inanmayan birisinin, Allah'ın verdiği emirlere, gönderdiği kitaplara da inanması beklenemez değil mi? Aksi saçma olur.

Şimdi elimizde bir kutsal kitap var. Ateist bunu Allah'ın gönderdiğine inanmıyor. Ama o kitap mevcut yani. Bu durumda onun bir yazarı olmalı. Bu yazarın kim olması icap eder mantık kuralları çerçevesinde? Kendisine gönderildiği iddiasına sahip kişinin. Yanı bu durumda Muhammed'in.

Sonra ateist, mantık gereği Muhammed'in yazdığı kitaba bakıyor ve şu ayeti görüyor: "Ey Peygamber! Mehirlerini verdiğin hanımlarını, Allah'ın sana ganimet olarak verdiği ve elinin altında bulunan cariyeleri, amcanın, halanın, dayının ve teyzenin seninle beraber göç eden kızlarını sana helâl kıldık. Bir de Peygamber kendisiyle evlenmek istediği takdirde, kendisini peygambere hibe eden mümin kadını, diğer müminlere değil, sırf sana mahsus olmak üzere (helâl kıldık). Kuşkusuz biz, hanımları ve ellerinin altında bulunan cariyeleri hakkında müminlere neyi farz kıldığımızı biliriz. (bu hususta ne yapmaları lâzım geldiğini onlara açıkladık) ki, sana bir zorluk olmasın."(Ahzab 50)

Şimdi bakınız, inananlar bu ayeti "mealen şöyledir, orada anlatılan budur" diye açıklayabilir. O inananların ilmidir. Ateistin o açıklamalara inanması için zaten en başta kitabın Allah tarafından gönderildiğine inanması lazım, ve ona inanmıyor.

Bu durumda, Muhammed'in kendisine cinsel menfaat yarattığı sonucundan başka bir sonuç bir ateist için geçerli olamaz. Çünkü o sonuç geçerli olsa idi, o kişi zaten ateist olmazdı!

hicisleri'nin dediği gibi, eğer ateistleri "gerçeği bildiği halde inanmayan/inanmıyorum diyen salaklar" olarak görmüyorsanız, bu bakış açısının onlar için neden çok normal olduğunu ve de "militanlık" içermediğini anlamanız zor olmayacaktır.

11 yorum:

brownian dedi ki...

Insan ateist olmadan da bu cikarimi yapabilir, yani birseylere inanabilirim ama Islam bunlar arasinda degil de diyebilir ve bunun icin hakli sebepleri olabilir (kuran ve hadisler).
Baska biri de Kuran'da ne kadar insanlik disi madde olsa, insanin akli zekasi ile ulastigi kendine hak bildigi seylerin ihlali bile olsa, Kuran'a inanmaya devam edebilir. Ve inananlar inanmayanlari anlamakta nedense zorluk cekerler,halbuki tersinin olmasini beklerdim, yani inanamama olayini bir basamak asarak (!) inanmis kisi, geri basamaktakini anlayabilmeli. Bu celiski inanmayanlarin inanalardan daha ustun oldugunu mu ortaya cikariyor.
Kim otekini anlayabiliyorsa o ustundur, bu kabulun aksini dusunemiyorum.

semioticus (shelbyl) dedi ki...

Ustunluk de degil, bu baska bir sey.

Bir mantikli aciklama sinirlarin karismasi ile ilgili. Islam toplumsal hayati duzenleyen bir din oldugu ve devlet kurumu ile yakin iliskide gelistigi icin Muslumanlar'in diger din mensuplarini/inanmayanlari ve onlarin soylemlerini bosvermesi mumkun olmuyor.

Ikincisi, yillar boyu hakli olarak edinilmis -hem Bati medeniyeti karsisinda, hem de ulke icinde- magdur/asagi pozisyon. Bu da tepkilere yol aciyor olabilir.

Bilmiyorum baska nasil aciklayabiliriz.

alper dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
alper dedi ki...

"İnsanlar arasında Allah’a inanan dehalar ve büyük zekâlar pek çoktur, eşekler arasında hiç yoktur." Peyami Safa

Sadece gözünle bakarsan, kolay kandırılırsın." Halid B. Velid

Gerçi hiçişleri kendini zaten salak olarak adlandırmış bana söz bırakmamış.Atesit birini sevebilirim,saygıda duyabilirim de ateizmin ta amk.

Şu yazdığıma itiraz eden olursa vururum.Çünkü sizin kanaat önderlerinizden şarapçının biri dün twit atmış inanan birine saygı duyarım ama inancına saygı duymak zorunda değilim diye.Aynı hesap olur yukarıda ki cümle de.OK.


semioticus (shelbyl) dedi ki...

"Atesit birini sevebilirim,saygıda duyabilirim de ateizmin ta amk."

Aynen, olay budur. Bu pozisyonu cidden benimsediysen ve sirf killik olsun diye yazmiyorsan mantiga kollarini acmissin demektir, mutlu olurum.

alper dedi ki...

Tşk ederim kaliteli yorumumu like'ladığın için.

Evet bundan sonra aynen böyle düşüneceğim.Bundan emin olabilirsin.

Eren dedi ki...

@brownian

Aslinda orada bir celiski yok. Sorun senin inanma eylemini bilincli bir inancsizliktan inancliliga gecis olarak tanimlaman ve bu tanimlamayi tum inananlara genellemen. Inanmak ekstra bir efor gerektirmiyor. Zira aklin basinda degilken cevren seni daha kolay sekillendiriyor.

Bircok insan cocukken gozlemledikleri cevrenin etkisi sonucu tanri ve din konusunda belirli bir tavir edinir daha dogrusu etrafindaki hakim tavri taklit eder.

Genelde ateist veya ibadet etmeyen bir ailenin cocugunun taklit edebilecegi pratikler inanan ve ibadet eden bir ailenin cocuguna kiyasla daha azdir. Bu yuzden birinci cocugun inancsizligi icsellestirmesi ikinci cocugun kendine gosterilen inanci icsellestirmesinden daha zayif olacaktir.

Akli bu tarz seylere ermeye basladiginda ilk cocuk tanri inancini biraz daha tarafsiz bir sekilde sorgulayabilecekken ikinci cocuk ya sorgulama isini tumden es gececek ya da tanri inancini icsellestirdigi icin her ne kadar tanriyi ve dinleri sorguladigini dusunse de bunu tarafsiz bir sekilde yapamayacaktir. Yine kucukken neye programlandiysa o pratigi hakli cikaracak deliller arayacaktir. Nitekim inanan birinin kendisinin ve ailesinin yapageldigi dine dair tum kulturel pratikleri ve ibadeti bir hic ugruna yapmis oldugunu kabullenmek, zaten bu tarz pratikleri olmamis insanlarin tanrinin varligini kabul etmelerinden daha zor olabilir.

Tam da bu yuzden inananin inanmayana en az inanmayanin inanana kizdigi kadar kizmasi beni sasirtmiyor.

Zira ortada ne basamak var ne de ustunluk. En azindan inananlarin bir ileri basamakta olmalari gerektigini sanmiyorum.

Ha dersen ki onceden ateist olan biri sonradan imana geldiginde ateistlerle empati kurabilmeli, haklisin derim. Ama zaten @shelbyl'in tepkilerinden yakindigi guruh onlar degil bence.

@shelbyl

Senin aciklama onerdigin soruyu Islam'dan diger dinlere genelleyeyim:

Sayet bir dine inananlar inanmayanlari hakikaten daha cok yadirgiyorsa, hatta tepkisini inanmayanin sahsina/karakterine yonelik bir defo olarak genelliyorsa bunu nasil aciklariz?

Benim -belki de art niyetli- gorusum su: Sanirim dinin kendisine sart kostugu erdemli davranislarin (durustluk, sevgi, saygi, paylasimcilik vs.) inanmayanlarda ortalamada daha az olmadigini kabul ettigi taktirde ibadet etmesinin kendisine getirdigi bir ustunluk olmadigini kabul etmis olacak. Bunu kabul etmek kolay olmadigi icin inanmayanda ne gormek istiyorsa onu goruyor. Sonucta toplumda ne kadar az ateist varsa veya ne kadar az gorunurlerse kendi dininin erdemine o kadar kolay inanabilirsin.

brownian dedi ki...

Eren,
benim dile getirmedigim ama kabul ettigim -ve ulastigim celiski ile bu kabulu de yanlis kiliyor- inananlar inanmamaktan inanmaya gecmis olmuyor. Zaten oyle olsalardi, "ustun" olurlardi ve anlayis gosterirlerdi. Senin de dile getirdigin gibi inanalara bakarsan, bunlar gozunu dunyaya acar acmaz sıkı bır kurallar yıgını icinde kendini bulup bir daha da onun disina cikmayi goze alamayanlar. O kadar kimi korkutsan, yanmakla ya da cehennemle sonu bu olur.

semioticus (shelbyl) dedi ki...

Konuyu soyle bir etut ettik yakin zamanda birkac mumin ile:

http://branch.com/b/bence-konuyu-tartismak-icin-branch-daha-saglikli-bir-mecra

Pek tatmin edici bir cevap cikmadi aslinda ama diyalog sureci onemli. Bir de sonunda hkubra'nin yazisi zamin olusturucu nitelikte aslinda.

Eren dedi ki...

@brownian

Ben zaten senin inananlari bir ust basamaktaymis gibi gordugunu dusunmemistim. Sadece inanmayanlarin Tanri yoktur kabulunden yola cikarak yaptiklari mantiksal cikarimlari inananlarin tolere etmeme egilimleri, inananlarin kendilerini inanmayanlara gore nasil konumlandirdiklari ile celismiyor demek istedim. Bu durumun tersini beklerdim dedigin icin yazmistim onlari.

Inanan kisi inanmayana ben senin gectigin yoldan daha once gectim, bu anlamda da senden daha ust basamaktayim diye bir kabule mi sahip sence? Eger boyle bir kabul yoksa bu kabulu curutmeye de gerek yok.

@shelbyl

Muhabbeti biraz takip ettim yolladigin linkten. Sanirim konu simdilik kapanmis gibi duruyor. Sordugun soru kimseyi incitmeden tanri,din, Muhammed hakkindaki goruslerini dile getirebilme arzundan mi kaynaklaniyor yoksa kimseyi incitmeden sahislari ve kurumlari elestirmek mumkun degildir o yuzden bana bu duyarliliklarla gelmeyin minvalinde retorik bir soru mu? Ben ikinci kampa yakin duruyorum acikcasi. Zira yumurta kirmadan omlet yapilmaz. Tabi incinene de incinmeye hakkin yok kardesim diyemem. Yeterki kimseyi fiziksel olarak incitmesin. Verilen tepkilerde dengelilik yanlisiyim. Lafim bana gore kufur degildir, hakaret amacli edilmemistir ama yine de kufur/hakaret olarak algilanmistir eyvallah, o zaman sen de kendince bir kufur savur gec denebilir. Buraya kadar tamamen ideal bir dunyadan bahsettim. Realite maalesef bu degil. Buradaki tehlike ucu fiziksel siddete varmasa bile giderek daha da siddetlenen psikolojik bir siddet sarmalina girilmesi ihtimali. Bu ihtimali tatsiz buldugumdan kelli bu tarz hassas konulari kaldiramayacak insanlarla konusmamayi secebilirim. Bunu daha buyuk bir ozgurluk icin kucuk bir ozgurlukten taviz vermek olarak gorurum. Zira ifade edilen fikirlerin bir misyonu olmali diye dusunuyorum ve burada cok faydali bir misyon goremiyorum. Inananlari agnostiklestirme veya ateistlestirme anlamli bir misyon gibi gelmiyor. Din tarihte bazi kotuluklere vesile olmustur, halen de olmaktadir bu yuzden dindarlikla mucadele edilmelidir argumanini en hafif tabirle zayif ve yetersiz buluyorum. Bunu da not duserek bitireyim.

sockrates dedi ki...

ateist, tanrıya inanmayan demek değil tanrı-tanrımaz demektir. lüften doğru tanımlayalım. arada fark var.